Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Bakanlığının bütçesi üzerindeki görüşmelerde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Dünyanın 1929 buhranından sonraki en büyük şokla karşı karşıya kaldığını dile getiren Elvan, “Bizim şok senaryolarımızda bile yer almayan gerçeklerle karşı karşıya kaldı. Sadece Türkiye değil, dünya ülkeleri, tüm ülkeler zor bir süreçten geçiyor. Hep birlikte bu süreci iyi şekilde atlatacağımıza yürekten inanıyorum.” diye konuştu.
Elvan, cari açık konusundaki değerlendirmelere yanıt verirken, “Öncelikle şunu ifade edeyim, Merkez Bankasının temel görevi fiyat istikrarını sağlamaktır. Cari açıkta yapısal problemimiz var. Yapısal cari açığın azaltılması noktasındaki görev hükümetin görevidir, yapısal cari açığın azaltılması konusundaki görev hükümete aittir. Dolayısıyla para politikasında uygulanacak araçlar bellidir. Bu araçları da Merkez Bankası uygular. Buna açıklık getirmek istedim.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin ithalatının yüzde 70’ini ara malı, yüzde 20’sini yatırım malı ve yüzde 10’unu da tüketim malının oluşturduğuna dikkati çeken Elvan, “Burada bizim temel yaklaşımımız şu; özellikle ara malı ve yatırım malı ithalatını aşağı çekebilecek, dışarıdan yüksek teknolojiyi getirebilecek bir altyapı ve ortamın bu ülkede oluşturulması lazım. Bunda başarılı olduğumuz alanlar elbette var. Savunma sanayindeki başarımız var.” dedi.
Elvan, Ekonomi Reform Programı’nda Sağlık Endüstrileri Başkanlığının oluşturulması hedefinin yer aldığını anımsatarak şöyle devam etti:
“Bunu niye söyledik? Sağlık endüstrilerinde maalesef yerli üretim konusunda istediğimiz noktaya ulaşamadık. Savunma sanayindeki örnek bizim için önemli. Benzer bir örneği sağlık endüstrileri için de oluşturmalıyız ve bunu yapacağız. Yazılım ve donanım alanında da Türkiye önemli merkez olabilir. Halen bizim ithal ettiğimiz çok sayıda yazılım var. Bunları biz yapabilecek konumda değil miyiz? Elbette yapabilecek konumdayız. Yapısal cari açığı azaltmak çok kısa vadede mümkün olacak bir şey de değil. Bunun sizler de farkındasınız. Bizim buradaki temel yaklaşımımız, orta ve uzun vadede Türkiye’nin bu yapısal cari açık problemini çözmek. Bizim çalışmalarımız bu yönde.”
Türkiye’nin petro kimya ile demir çelik ürünlerinde de ithalatçı konumunda olduğunu ifade eden Elvan, “Daha birkaç gün önce iki büyük yatırımcıyla bir araya geldik. Sanayi Bakanımız, Ticaret Bakanımız ve ben. Türkiye’de her biri için 8-10 milyar dolarlık büyük yatırımların yapılması gerekiyor. Bu yatırımları yapabilmek için yerini konuştuk, neler yapılması gerektiğini konuştuk. Bu yatırımları biz yaptırmaya çalışıyoruz. İnanın ilerleme de sağladık. Yumurtalık’ta Adana’da bir yatırımın temeli atıldı, yakın zamanda 2022’nin ikinci yarısında ikinci bir temel atılacak. Bu alanlardaki bizim problemimizi kökünden çözebilecek bir yaklaşım içindeyiz. Bunları da çözeceğiz. Bizim özel kesimdeki firmalarımız bu yeteneğe, bu beceriye sahipler. Gerekirse yabancı ortak da alarak bu yatırımları gerçekleştireceğiz. Yapısal cari açık problemini kökünden çözebilecek adımları teker teker atıyoruz. Bundan sonra da atmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.
Elvan, Dünya Bankası heyetiyle bir araya gelerek Paris Anlaşması’nın imzalanmasından sonra 3,1 milyar dolarlık anlaşmaya imza attıklarını, Dünya Bankasından, program kredisi dahil büyük ölçekli yatırımlar için 2,5 milyar dolar civarında düşük faizli, uzun vadeli destek alacaklarını söyledi.
Kamu İhale Kanunu’nun değiştirilmesi ve sektörel kamu ihale yasası çıkarılması noktasında çalışma yürüttüklerini dile getiren Elvan, bu çalışmayı hemen hemen tamamladıklarını, ilgili kurumlarla nihai görüşmeleri yaptıklarını ifade etti.
Elvan, akaryakıt fiyatları ve eşel mobil sistemi ile ilgili değerlendirmede bulunurken şunları kaydetti:
“Geçmişe baktığımızda akaryakıt fiyatları Avrupa’da 1 avro ise Türkiye’de de 1 avro düzeyindeydi. 2011-2012 yıllarında benzinin litre fiyatının 2,5 dolara denk geldiği dönemler var ama şu anda akaryakıt fiyatları 0,7-0,8 avro civarında. Bugüne kadar 64 milyar liralık eşel mobil sistemi üzerinden alacağımız vergiyi almamız gerekirken almadık. Çünkü vatandaşımız üzerinde çok fazla bir yük olsun istemedik. Eşel mobil sisteminde alan kalmaması nedeniyle, çünkü sistem benzinin 7,75 liraya kadar olan kısmına destek veriyordu, şu an artık eşel mobil tamamıyla devreden çıktı, çünkü akaryakıt fiyatları çok yükseldi. Biz mümkün olduğu ölçüde vatandaşımıza yansıtmamaya çalışıyoruz.”
Elvan, doğal gazda da şu anda konutlara yönelik ciddi bir destek bulunduğunu, yaklaşık 100 liraya mal olan doğal gazı vatandaşın 25 liraya kullandığını belirtti.