TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yarın ele alınacak Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının 2022 yılı bütçesi 62 milyar 531 milyon 437 bin lira olarak belirlendi. 2018 yılında 31 milyar 388 milyon 36 bin lirayı bulan bütçeye kıyasla 5 yılda yüzde 99 ödenek artışı sağlanmış oldu.
Türkiye’nin özellikle 2002’den itibaren ulaşım ve haberleşme altyapı yatırımlarını önceleyip, 910,3 milyar dolarlık yatırım sayesinde gerçekleştirilen projelere, gelecek yıl ve Cumhuriyet’in 100’üncü yılı olan 2023’te yenileri eklenecek. Devreye alınacak projeler, hayatı kolaylaştırmasının yanı sıra yerli ve milli sistemlerle Türkiye’nin dünyada daha fazla söz sahibi olmasına katkı yapacak.
2003 yılı öncesi mevcut 6 bin 101 kilometre uzunluğundaki bölünmüş yol ağı, yürütülen çalışmalarla 28 bin 340 kilometreye çıkarılırken otoyol uzunluğu 3 bin 532 kilometreye ulaştı.
Osmangazi Köprüsü’nün dahil olduğu İstanbul-İzmir Otoyolu, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü içeren Kuzey Marmara Otoyolu, Ankara-Niğde Otoyolu ve Menemen-Çandarlı Otoyolu tamamlanarak, Edirne’den Şanlıurfa’ya kesintisiz otoyol bağlantısı tesis edildi.
Aydın-Denizli Otoyolu, Kuzey Marmara Otoyolu’nun Nakkaş-Başakşehir kesimi ve 1915 Çanakkale Köprüsü’nün de dahil olduğu Malkara-Çanakkale Otoyolu’nda yapım çalışmaları ise devam ediyor.
1915 Çanakkale Köprüsü, 2 bin 23 metre orta açıklıkla Cumhuriyet’in 100. kuruluş yıl dönümünü sembolize edecek. Bu uzunlukla tamamlandığında “dünyanın en büyük orta açıklıklı asma köprüsü” unvanına sahip olacak yapının, yaklaşım viyadükleriyle beraber toplam geçiş uzunluğu 4 bin 608 metreyi buluyor. İki çelik kule arasındaki köprü, dünyada ikiz tabliye olarak tasarlanan nadir asma köprülerden biri niteliğini taşıyor. 1915 Çanakkale Köprüsü, feribotla bekleme süresiyle ve hava durumları nedeniyle kimi zaman saatler süren Çanakkale Boğazı’ndan geçiş süresini 6 dakikaya kadar indirecek. 1915 Çanakkale Köprüsü’nün açılışının 18 Mart 2022’de gerçekleştirilmesi planlanıyor.
Yap-işlet-devret modeliyle 2023’e kadar toplam 6 projeyle 579 kilometre ve 2035’e kadar toplam 13 projeyle 3 bin 767 kilometre daha otoyol yapımının hayata geçirilmesi öngörülüyor.
Son yıllarda yaşanan gelişmeler, küresel nüfus hareketleri ve ticari dengelere bağlı olarak hava ulaşım faaliyetleri hızla batıdan doğuya kayıyor.
Coğrafi bakımdan üç kıtanın ortasındaki kilit konumuyla gelişmiş pazarlar ile gelişmekte olanlar arasındaki uçuş rotaları üzerinde yer alan Türkiye, 2003’ten itibaren yürütülen hava ulaşım politikaları ve faaliyetleriyle dünyada en hızlı gelişim gösteren ülkelerden biri haline geldi.
Havacılık yatırımlarıyla 2003’te 26 noktaya yapılan iç hat uçuşları, bugün 56 noktaya ulaştı. Söz konusu dönemde 50 ülkede 60 noktaya uçuş yapılırken bugün 127 ülkede 329 noktaya uçuş gerçekleştiriliyor.
Yapımları devam eden Çukurova, Tokat, Rize-Artvin, Bayburt-Gümüşhane ve Yozgat havalimanlarıyla hava yolu ulaşım ağı daha da güçlendirilecek.
Türkiye’nin uzayda da söz sahibi olabilmesi için başta haberleşme uyduları olmak üzere, çok amaçlı gözlem ve alçak yörünge uyduları yapıldı.
Haberleşmedeki iletişim uydusu Türksat 5A, 8 Ocak’ta yörüngesine fırlatıldı. Haziranda hizmete alınan Türksat 5A, 3 kıtaya yayılan geniş coğrafyada televizyon ve veri haberleşme hizmeti sağlıyor.
Tasarım ve üretim aşamaları başarıyla tamamlanan Türksat 5B’nin, yılın sonunda uzaya fırlatılması planlanıyor. 42 derece doğu yörüngesine gönderilecek Türksat 5B ile Ka-Bant veri haberleşme kapasitesi 15 kat daha artacak. Uydu bu özelliğiyle kara, hava ve deniz araçlarına gelişmiş veri haberleşme hizmeti verecek. Böylece ticari gemi ve hava ulaşım pazarına odaklanılacak. Türksat 5B ile Orta Doğu’nun tamamı, Basra Körfezi, Kızıldeniz, Akdeniz, Kuzey ve Doğu Afrika, Nijerya, Güney Afrika ve yakın komşu ülkeler kapsama alanında yer alacak.
Milli haberleşme uydusu Türksat 6A’nın ise montaj, entegrasyon ve testleri Ankara’daki Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi’nde devam ediyor. Uydunun üretim ve test sürecinin 2022 sonunda tamamlanarak, 2023 yılının ilk çeyreği içinde fırlatılması hedefleniyor. Türkiye, Türksat 6A’nın uzaya fırlatılmasıyla haberleşme uydusu üretebilen 10 ülke arasında yer alacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 2011’de açıklanan ve kamuoyunda “çılgın proje” olarak bilinen Kanal İstanbul Projesi, dünya deniz taşımacılığına yeni bir soluk getirecek.
Dünyada ve ülkede yaşanan teknolojik ve ekonomik gelişmeler, değişen iktisadi yönelimler ve ülkenin ulaştırma altyapıları konusundaki artan ihtiyaçları doğrultusunda ortaya çıkan vizyon projesi Kanal İstanbul’un ilk ulaşım köprüsü niteliği taşıyan Sazlıdere Köprüsü’nün temeli atıldı.
Hizmete girdiğinde İstanbul Boğazı’na alternatif geçiş koridoru olacak ve Türkiye’yi lojistik üs konumuna getirecek Kanal İstanbul ile ülkenin, hem bölgesindeki hem de dünyadaki ticaret ve ulaşım yollarında daha fazla söz sahibi olması amaçlanıyor.
Ulaşımın her modunda olduğu gibi iletişim ve bilişim sektörünün gelişimi de 2003’ten itibaren büyük ivme kazandı. 2020’de yüzde 16 olan bilişim sektörünün büyüme oranının, bu yılın ilk yarısında yüzde 19’a ulaşmasıyla büyük bir başarıya imza atıldı. Fiber hat uzunluğu 445 bin kilometreyi aşarken, söz konusu tarihte 20 bin olan geniş bant abone sayısı 86 milyonu geçti. Mobil abone sayısı 85 milyona ulaşırken abonelerin yüzde 93’ü 4,5G hizmetini kullanmaya başladı.
Teknolojik gelişmeleri takip eden değil, yön veren ülke olma hedefinin bulunduğu bilişim sektöründe, özellikle 5G teknolojileriyle yerlilik ve millilik oranlarının yukarılara çıkarılması hedefleniyor.
5G’ye giden yolda donanım ve yazılım ihtiyaçlarına yerli ve milli imkanlarla cevap verebilmek amacıyla “Uçtan Uça Yerli ve Milli 5G Haberleşme Şebekesi Projesi” başlatıldı. Büyük çoğunluğu ithal edilen donanım ve yazılım ürünlerini yerli imkanlarla üreterek ülkenin ihracatına ve istihdamına katkı sağlanıyor.
2022 sonu itibarıyla 5G ihalesinin yapılması ve 2023’te de Türkiye’nin ilk 5G servislerinin operatörler tarafından verilmeye başlanması planlanıyor.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına son 5 yılda ayrılan bütçeler (Türk lirası) şöyle: