Bir yerden geçerken aldığınız bir koku sizi geçmişe sürükleyip bazen hoş olan bazen de hoş olmayan deneyimlerinizi tekrar yaşatabilir. Peki nasıl oluyor da beynimizin derinliklerinde gizlenip kaybolmuş, hatta yaşandığını bile unuttuğumuz olaylar bir koku ile tekrar gün yüzüne çıkıyor? Ya da neden diğer duyu organlarımızla mesela en güvendiğimiz duyumuz olan görme duyumuzla değil de koku duyumuzla bu anıları hatırlıyoruz?
Sebebi koku duyusunun evrimini, görme, dokunma ve duyma duyusundan önce tamamlaması ve bu sebeple diğer duyulardan daha uzun bir evrimsel geçmişe sahip olmasıdır. Kısaca diğer duyu organları daha gelişmeden çok önce koku duyusu gelişimine başlamış ve uzmanlaşmıştır. Yapılan araştırmalar sonucunda insanda 4 tip dokunma ve ışık reseptörü varken, koku için tam 1000 reseptör olduğu bulunmuştur. Diğer duyu organlarıyla aldığımız girdiler beyinde önce talamusa uğrayıp sonra beynin ilgili bölümlerine iletilirken, koku duyusu talamusa uğramadan direk olfaktör bulbus’a yani koku alma soğanına (bölgesine) gider yani direk beyine ulaşır ve bize direk bir çağrışım yaptırır. Diğer duyu organlarında bu çağrışımın-hatırlamanın- direk yaşanmamasının sebebi talamusun algılanan şeyleri süzgeçten geçirip gereksiz gördüklerini bilinç seviyesine çıkarmamasıdır, koku duyusu içinse bu zihinsel filtreleme mümkün değildir.
Koku alma soğanı ile hafızadan sorumlu hipokampüs beyinde yan yana konumlanmıştır. ( Burada kısa bir parantez açmakta fayda var. Hipkampüs limbik sistem içinde yer alıyor. Limbik sistem ise hipotalamus, hipokampüs, talamus ve amigdala adı verilen beyin bölgelerini kapsayan bir sistem. Burada bizi ilgilendiren sadece hipokampus ve amigdala, az önce belirtildiği gibi hipokampus hafızadan, amigdala ise duygulardan sorumludur. ) Geçmişte yapılan araştırmalarda koku alma soğanı ile hafızamızdan sorumlu hipokampüsün beyinde konum olarak yan yana olmasından dolayı koku alma merkezinin hipokampüste olduğu düşünülmüştür fakat daha sonra yapılan araştırmalarda bu bilginin doğru olmadığı kanıtlanmıştır. Kesinliği kanıtlanmamış olmakla beraber koku alma bölgesinin kendi özel hafıza alanına sahip olduğu düşünülüyor. Ayrıca koku duyusu yoluyla hatırlanan anıların daha net, daha yoğun ve daha duygusal olduğu ortaya konuşmuştur.
Sonuç olarak, aldığımız kokuların bizi bir anda varlığını bile hatırlamadığımız anılara götürmesinin , ve o anlarda hissettiğimiz mutluluk veya mutsuzluk gibi duyguların sebebi koku duyusunun direk beynin derinliklerine iletilmesi ve konumu sebebi ile limbik sistemi uyandırıp hafızamızı ve duygularımızı devreye sokmasıdır.