Milli Savunma Üniversitesi Hava Harp Okulu 2022-2023 Eğitim ve Öğretim Yılı açılışında konuşan Ulusal Savunma Bakanı Hulusi Akar, Yunanistan’ın Gayri Askeri Statüdeki Adaları silahlandırmaya 1956’da başladığını belirterek, “1997’deki Kardak milat. Ondan sonra hiçbir biçimde ne yerde ne masada bir milimetre geri adım atmak yok, bununla ilgili yapılması gereken ne varsa yapıldı, yapılıyor. Bilhassa Deniz ve Hava Kuvvetlerimiz bu hususta açık formda talimatlandırıldı” diye konuştu.
Milli Savunma Üniversitesi Hava Harp Okulu 2022-2023 Eğitim ve Öğretim Yılı düzenlenen merasimle başladı.
Hava Harp Okulu’ndaki merasime Ulusal Savunma Bakanı Akar beraberinde Genelkurmay Lideri Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Kumandanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Kumandanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ve Hava Kuvvetleri Kumandanı Orgeneral Atilla Gülan ile birlikte katıldı.
Küresel ve bölgesel belirsizliklerin olduğu bir devirde artan risk ve tehditlere dikkati çeken Akar, tesir ve ilgi alanı genişleyen Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde milletlerarası alanda özne haline geldiğini ileri sürdü.
Devletin beka ve refah olmak üzere iki ana vazifesi olduğunu söz eden Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin 85 milyon vatandaşının bekası, savunma ve güvenliği için fedakarca vazifelerini yerine getirmeye devam ettiğini belirtti. Türk Silahlı Kuvvetlerinin Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı ve aktif faaliyetlerini yürüttüğünü vurgulayan Akar, son periyotta artan Yunanistan provokasyonlarına da değindi.
“BİR MİLİMETRE GERİ ADIM ATMAK YOK”
Yunanistan’da muhakkak siyasalların iç siyasette yer edinmek maksadıyla daima olarak Türkiye aleyhinde konuştuğunu, palavraya başvurduğunu lisana getiren Akar, şunları söyledi:
“Hiçbir biçimde ne toprakta, ne masada bizim geri adım atmamız, geri kalmamız kelam konusu değil. Bir milimetre geri adım atmak yok, bununla ilgili yapılması gereken ne varsa yapıldı, yapılıyor. Bilhassa Deniz ve Hava Kuvvetlerimiz bu hususta açık formda talimatlandırıldı. Bu bahiste bizim anlayış göstermemiz, taviz vermemiz kelam konusu değil. Gerilerinde kim olursa olsun, ‘ölürsem şehit kalırsam gazi anlayışı’ ile gereği ne ise yapmakta kararlıyız.”
Yunanistan’ın ahlak, hukuk, gerçek dışı konuşmalar, provokasyonlarla “kötü komşuluğun tipik örneğini sergilediğini tabir eden Akar, “Biz memleketler arası hukuk, uygun komşuluk münasebetleri çerçevesinde Ege’nin zenginliklerinin adil biçimde paylaşılmasını istiyoruz” diye konuştu.
“YUNANİSTAN GERG,NLİĞİ SÜRDÜRÜYOR”
Yunanistan’ın 1988’de yapılan ve 15 Haziran-15 Eylül tarihleri ile ulusal ve dini bayramlarda tatbikat yapılmayacağına dair memoranduma bile uymadığını lisana getiren Akar, Y”unanistan ile NATO içinde müttefikiz bunun yanı sıra halklar birbirini tanıyor, komşuyuz. Hasebiyle kısa müddette düzgün komşuluk münasebetlerini tesis edebilir bundan faydalanabiliriz. Bu iki ülkenin de lehine diyoruz. Ancak Yunanistan’daki birkaç siyasi kendi şahsi hesaplarına dayanarak bu gerginliği sürdürüyorlar” açıklamalarında bulundu.
“MİLAT, 1997’DEKİ KARDAK”
Akar, Yunanistan’ın Gayri Askeri Statüdeki Adaları (GASA) memleketler arası hukuka ters olarak silahlandırdığını da belirterek, “Bunların hepsini yakından takip ediyoruz. Bunlarla ilgili gerekli çalışmalar yapıldı, yapılıyor. Bu durum ta 1956’da, Sakız ile başlamış. O günden itibaren kimi şeyler yaşanmış lakin 1997’deki Kardak milat. Ondan sonra bir adım atmaları kelam konusu değil. Nereye varırsa, ‘Ölürsek şehit kalırsak gazi. Bu kadar da basit” sözlerini kullandı.
Yunanistan’ın Türkiye’ye yönelik gerçek dışı savlarda bulunduğunu, yayılmacılık iftirası attığını hatırlatan Akar, “Yunanistan, iftira ve palavra siyaseti ile kendilerini mağdur duruma sokmaya çalışıyor. Yüzyıllardan beri devam eden ‘megali idea’ var. Bunu bilmeyen yok. Bunları bırakıp kendilerine mağdur ve günahsız göstermeye çalışıyor” diye konuştu.
YUNANİSTAN’A SESLENDİ
Türkiye ve Yunanistan ortasındaki meselelerle ilgili üçüncü taraflara da seslenen Akar, şunları söyledi:
“Yanlı, kendilerini soyutlayamadıkları, angaje oldukları için Yunanistan’ın yaptıklarını görmezden geliyor, onların yaptıklarını yumuşatıyorlar. Yani taraf tutuyorlar. Biz de diyoruz ki Türkiye ve Yunanistan ortasında bir sorun çıkmasını istemiyorsanız, objektif kriterlerden vazgeçmeyin. Siz Yunanistan’ı aleni halde, orantısız olarak desteklerseniz bunun sonucu ağır olur. Yalnızca Yunanistan ve Türkiye için değil herkes için.”
“YÜZMEYİ UNUTMAYIN”
Türkiye’nin sıkıntıların uygun komşuluk bağları, milletlerarası hukuk ve diyalog ile tahlilinden yana olduğunu bir defa daha vurgulayan Akar, şunları kaydetti:
*Barış, diyalog diyen biziz. İki yıldır bekliyoruz, buyurun gelin. Yunanistan palavraya dayalı bir siyaset yürütüyor. Bu fırsatları düzgün değerlendirin. Beyhude bir grup silahlandırma çabaları, kelamda ittifaklarla, kimi ülkelerin istismarları, silah satma çabasında olanların teşviki ile yanlış yollara girmeyin.
*Bu silahlanmanın size bir yararı yok. Bu silahlanma savunma için fazla Türkiye için az. Bu ittifakların da bir yararı yok. Bunun örnekleri var, bir zahmet olduğunda kimse etrafında kalmıyor. Örnek: 1919-1922.
*Bazı ülkeler Yunanistan’ı Türkiye’ye karşı vekil olarak kullanmaya çalıştılar. Anadolu’ya girdiler, 1922’de denize döküldüler. Tarihi okuyun, unutmayın. Vilayetle de bu türlü bir şeyler düşünüyorsanız onun için de ‘Yüzmeyi unutmayın’ diyoruz.
GKRY YÖNELİK TAKVİYELER
Türkiye’nin Kıbrıs’ta garantörlük haklarını kullanmaya, sorumluluklarını yerine getirmeye kararlı olduğunu vurgulayan Akar, şöyle devam etti:
“Son devirde Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne takviyeler Ne yaparsanız yapın. Mehmetçik, 7 gün 24 saat vazifesinin başında rastgele bir oldubittiye müsaade etmemek için önlemimizi almış bulunuyoruz. Biz konuşalım, görüşelim diyoruz lakin bu mevzuda karşı tarafın yaptıkları ortada. Biz ‘hakkımızı çiğnetmeyiz, oldubittiye müsaade etmeyiz’ diyoruz. Bunu tehdit olarak algılamayın. Öbür taraftan da ‘gelin görüşelim, diyalog’ diyoruz. Bunu da zafiyet olarak algılamayın. Biz hakkımızı, hukukumuzu korumakta azimliyiz, kararlıyız, buna da çok şükür muktediriz.” DHA