Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, salgın nedeniyle getirilen kısıtlamalar sonrasında normalleşmenin başladığı hazirandan itibaren yoğun bir alışveriş dalgası gözlemlediklerini belirterek, “Yabancı turistlerin de etkisiyle çok verimli bir yaz döneminin ardından ekim ve kasımda da canlılık devam etti. Hatta ekim, birçok markamız için yılın en yüksek cirosunun yapıldığı ay oldu.” dedi
Dünyayı etkileyen Kovid-19 salgını sürecinde kapanmalar ve kısıtlamalarla alışveriş hevesini erteleyenlerin normalleşmeye geçişle birlikte alışverişe yönelmesi “rövanş alışverişi” olarak tanımlanıyor.
BMD Başkanı Öncel, Türkiye’deki “rövanş alışverişi” ve sektörde 2021’de yaşanan gelişmelere ilişkin yaptığı açıklamada, organize perakendenin ciro büyüklüğünü kartlı harcamalar üzerinden takip ettiklerini bildirdi.
Kartlı harcamalara Bankalararası Kart Merkezi’nin (BKM) verilerinin ışık tuttuğunu aktaran Öncel, Türkiye’de geçen yıl yerli ve yabancı kartlarla toplam 1 trilyon 170 milyar TL’lik harcama yapıldığını, bu yılın 10 aylık döneminde ise söz konusu harcama tutarının 1 trilyon 421 milyar TL’ye ulaştığını, 2020’nin aynı dönemi ile kıyaslandığında bu yıl kartlı harcama hacminin cari rakamlarla yüzde 50 arttığını ve yılı yaklaşık 1,8 trilyon TL ciro ile kapatmayı öngördüklerini kaydetti.
Öncel, ilk bakışta yüksek gibi görünmekle birlikte bu artışta salgın nedeniyle perakendenin belli kategorilerinde 2020’deki büyük daralma ve bu yılın enflasyon etkisinin dikkate alınması gerektiğini söyledi.
Her yıl tüketicinin refah düzeyinin, alım gücünün artmasına paralel olarak sektörün büyümesini arzu ettiklerini ifade eden Öncel, “Organize perakendenin 2022’deki performansını ham madde krizi, döviz kurunun seviyesi, maliyet kaynaklı fiyat artışları, yabancı turist harcamaları ve yerli tüketicinin alım gücü gibi etkenler belirleyecek.” dedi.
Öncel, salgının damga vurduğu 2020’nin, e-ticaret konusunda önemli bir sıçrama yılı olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“2020’de internetten kartlı harcamalar önceki yıla göre yüzde 37 artarak 260 milyar TL’ye ulaştı. Toplam kartlı ödemenin yüzde 22’si internetten yapıldı. 2021’de de e-ticaret hacmindeki artış devam ediyor. Bu yılın 10 aylık döneminde internetten kartlı satışlar geçen yıla göre yüzde 70 artarak 348 milyar TL oldu. Bir başka ifade ile söz konusu dönemde kartlı harcamaların yüzde 24,5’i internetten yapıldı. BMD olarak biz de aylık anketlerle üyelerimizin nabzını tutuyoruz. Ekim ayı anketimize katılan üyelerimizin yüzde 39’u toplam cironun içinde e-ticaretin payının en az yüzde 10’a ulaştığını beyan ediyor.”
Sinan Öncel, Türkiye’de organize perakende sektörünün cirosunun yaklaşık yüzde 8’inin yabancı harcamalarından geldiğini, bunun önemli bir oran olduğunu belirtti.
Geçen yıl salgın kısıtlamaları nedeniyle Türkiye’ye sınırlı sayıda turist gelebildiğini aktaran Öncel, “Geçen yıl yabancıların kartlı harcamaları 46 milyar TL’de kaldı. Bu yılın 10 aylık döneminde ise yabancı harcamaları 114,5 milyar TL’ye ulaşmış bulunuyor. Bu yüksek oranlı artışta Türkiye’nin alışverişte yabancılar için cazip hale gelmesinin de rolü oldu.” dedi.
Öncel, tüketicilerin ürün tercihi ya da alışveriş alışkanlıklarında salgın öncesine göre belirgin bir değişim olmadığını ifade ederek, “Normalleşmenin başladığı hazirandan itibaren yoğun bir alışveriş dalgası gözlemliyoruz. Yabancı turistlerin de etkisiyle çok verimli bir yaz döneminin ardından ekim ve kasımda da canlılık devam etti. Hatta ekim, birçok markamız için yılın en yüksek cirosunun yapıldığı ay oldu. Dünyada ‘rövanş alışverişi’ olarak adlandırılan dalga, özellikle tatil bölgelerinde yeme içme ve hazır giyim kategorilerinde cirolara yüksek oranlı artış şeklinde yansıdı.” diye konuştu.
BMD Başkanı Öncel, bu yıl sektörü en çok zorlayan konunun ham madde ve navlun maliyetleri ile döviz kurlarındaki artış olduğunu vurguladı.
İmalatta kullanılan ithal ham madde ve ara malların fiyatlarında yüzde 300’e varan artışlarla karşı karşıya olduklarını belirten Öncel, “Navlun maliyetleri 4-5 kat arttı. Döviz kurlarındaki sert dalgalanma nedeniyle fiyatlar günlük belirleniyor ve üreticiler döviz üzerinden peşin ödeme istiyor. Ham maddeye erişimde yaşanan sıkıntı üretim ve tedarik planlarımıza olumsuz yansıyor. Kurun dalgalı seyri nedeniyle maliyet yapmakta ve ürünü fiyatlandırmakta zorlanıyoruz.” şeklinde konuştu.
Öncel, markalı ihracatın önündeki en büyük tehdidin belirsizlik olduğunu aktararak, şunları kaydetti:
“Yurt dışından ülkemize yoğun bir talep var. Ama ham madde maliyetlerindeki aşırı artış nedeniyle rekabetçi fiyat konusunda zaman zaman yetersiz kalabiliyoruz. Diğer taraftan piyasada ‘önümüzdeki aylarda maliyetler ve fiyatlar artacak’ beklentisi var. Üreticiler, daha önce bir aylık ham maddeyi depolarında tutarken şimdi ihtiyat için 3-4 aylık ham maddeyi bulundurma ihtiyacı hissediyorlar. Talebin çok, arzın az olması nedeniyle zaman zaman spekülatif hareketlerle de ne yazık ki karşılaşabiliyoruz.
İşte tüm bu nedenlerden dolayı perakende sektörünün en büyük dileği ve beklentisi maliyetlerdeki beklenmedik artışa ‘dur’ denilmesi. Gidişat 3 hamleyle tersine çevrilebilir. Biz imalatta en çok kullanılan ham madde ve ara malların ithalatında ilave gümrük vergilerinin geçici bir süreyle sıfırlanmasını, döviz kurlarının istikrara kavuşturulmasını, piyasadaki ‘fiyat artışı devam edecek’ algısının kırılmasını istiyoruz. Bu 3 adımın atılması durumunda piyasalar rahat bir nefes alabilir, 2022’yi de çok daha verimli bir yıla dönüştürebiliriz.”
Öncel, BMD çatısı altında halen 430 markanın bulunduğunu, üye markalardan 109’unun 140 ülkede 5 bin 703 mağazası ve 11 bin 65 satış noktası bulunduğunu, yurt içinde ise AVM ve caddelerde 18 bin 202 mağaza ve 38 bin 984 satış noktası ile markaların hizmet vermeye devam ettiğini bildirdi.