Yarı iletkenlerin de içine dahil olduğu elektronik endüstrisi Covid-19 pandemisi döneminde açık ara kazanan sektör oldu. Dünyanın önde gelen alacak sigortası şirketi Euler Hermes, elektronik sektörünün durumunu, risklerini ve gelecek öngörüsünü değerlendirdiği Elektronik Sektörü Raporu’nu yayınladı. Raporda, elektronik sektörü dünyanın dört bir yanından gelen benzeri görülmemiş güçlü talep ve fiyat artışları sayesinde pandemi döneminin açık ara kazananı olduğu ifade edildi.
Elektronik içinde en büyük bölümü oluşturan yarı iletkenler sektörü, 2019 yılında yaşadığı en kötü resesyonun ardından yüksek bir performans sergileyerek, 2021 yılında küresel satışlarını yüzde 26 artırdı. Yarı iletkenler alt sektörü ise salgın sürecinde kendine has iniş çıkışlar yaşasa da küresel satışlarını tarihinin en yüksek seviyesi olan 553 milyar dolara taşıdı.
Rapora göre, yarı iletkenler sektörünün Covid-19 salgınının açık ara kazananlarından biri olması, şu 3 etkene dayanıyor:
Bununla birlikte, 2022 yılında nihai talep büyümesinin normalleşmesi ve yeni üretim kapasitelerinin hızla devreye girmesiyle bu 3 faktörün de etkilerinin hafiflemesi bekleniyor. Yine de satışlarda yüzde 9 artış yaşanarak ilk kez 600 milyar dolar çizgisinin aşılacağı öngörülüyor.
Talep artışı genel olarak olumlu bir görünüm yaratsa da olumsuz dış şoklara karşı hâlâ savunmasız olan sektörde, risk ortamının zorlu olmaya devam etmesi bekleniyor. Raporda bu riskler arasında, 2020 ve 2021 yıllarında bilgisayarlar ve TV setleri gibi donanım satışlarında patlama yaşanmasının ardından 2022 yılında gelebilecek talep normalleşmesi yer alıyor.
Bir diğer risk ise küresel sağlık krizinin tedarik zincirlerinde aksaklıklar yaratmaya devam etmesi durumunda imalata yönelik faaliyetlerin uzun süreli kesintiye uğraması olarak sıralanıyor. Bu durumun, 2020’nin ikinci çeyreğinde olduğu gibi yarı iletken talebine zarar verebileceği belirtiliyor.
Geçmiş yıllarda eski ABD yönetimi, Çinli şirketlerin kritik ABD yarı iletken üretim teknolojileri ve ekipmanlarını ele geçirmesini engelleyecek bir dizi düzenlemeye gitmişti.
Yeni ABD yönetiminin 2021’in başlarında göreve başlamasından bu yana bu kısıtlamaları kaldırılmaması da karşılaşılabilecek riskler arasında bulunuyor. Bunların dışında, olumsuz iklim olaylarının artan sıklığının da kârlılığı optimum kapasite kullanımına dayanan endüstri için risk yaratabileceği belirtiliyor.