Özkeskin’in konutuna, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya suikast düzenleyeceği gerekçesiyle operasyon düzenlendi. Operasyona katılan 42 polisten 38’inin imzaladığı tutanağa nazaran, ispatların karartılmaması için koçbaşıyla daireye giren polisler, kendilerine ateş açıldığını öne sürerek karşı ateş açtı. Özkeskin, bu sırada vurularak öldürüldü.
‘Çatışma olmadı’
Anne Özkeskin ise savcılıkta verdiği sözde 3 el silah sesi duyduğunu, oğlunun bedeninden da 3 kurşun çıktığını, rastgele bir “Teslim ol” daveti yapılmadığını ve çatışma çıkmadığını söyleyerek polisler hakkında ‘kasten öldürme’, ‘‘kasten yaralama’’ ve ‘‘mala ziyan verme’’ suçlamasıyla soruşturma başlatılmasını istedi. Soruşturma sonunda kovuşturmaya gerek olmadığı kararı verilince AYM’ye kişisel müracaatta bulundu. Anne, polisin silahlı güç kullanımı sonucu oğlu İ.Ö, nün meydana gelen vefatı ve bu olay hakkında yürütülen ceza soruşturmasının etkisizliği nedeniyle hayat hakkının ihlal edildiğini savundu.
Yüksek Mahkeme, yaptığı inceleme sonunda, üye Saygıdeğer İnce’nin karşı oyuna karşı oyçoğunluğuyla silahlı güç kullanımı sonucunda meydana gelen vefat olayında yasal savunma hakkının bulunduğu gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş olsa bile, kararda, hayat hakkına yönelik müdahalenin ölçülülüğüne yönelik bir değerlendirmeye yer verilmediğinden ömür hakkının yordam boyutunun ihlal edildiği sonucuna ulaştı. Mahkeme, Ayşe Özkeskin’e 90 bin TL manevi tazminat ödenmesi kararı verdi.
Kaynak: Birgün