Birol, AA muhabirine, Türkiye’nin geçen ay Güç ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar tarafından açıklanan Yenilenebilir Güç 2035 Yol Haritası’nı kıymetlendirdi.
Birol, “Türkiye’nin pak güçte attığı adımlar son derece hoş ve umut verici. Türkiye, Avrupa’da bu hususta en önde gelen ülkeden biri. Potansiyelimiz çok büyük. Umarım bu amaçlara en yakın vakitte ulaşabiliriz.” dedi.
Temiz güç teknolojilerindeki süratli büyüme nedeniyle artan rekabet ortamında konum almak isteyen ülkelerin ticari önlemlere başvuracağını, bu nedenle 2025’in “dünya ticaret savaşlarının başladığı yıl” olmasından tasa duyduğunu lisana getiren Birol, şu sözleri kullandı:
“Yeni güç teknolojileri giderek dünya iktisadının büyük bir modülü oluyor. Bu yeni güç teknolojilerinde ülkeler kıymetli bir durum almaya çalışıyorlar. Bu değerli. Konum almaları iki sayede olabilir. Birincisi kendi üretimini artırmak. Bunlar, pak güç teknolojilerinde güneş panelleri, bataryalar, elektrikli araçlar olabilir. Oburu de kendi ülkelerine daha ucuz olan malların girmesini ticari kurallarla, vergilerle engellemek. Ben her ikisinin de olacağını düşünüyorum. Bunun ülkeler ortasında önemli bir ticari savaşa yol açabileceğini, bundan da dünya iktisadının ziyan görebileceğini düşünüyorum, şayet yanlışsız bir halde yapılmazsa.”
Geçen ay açıklanan Yenilenebilir Güç 2035 Yol Haritası’nda, mevcut durumda yaklaşık 30 bin megavat olan güneş ve rüzgar enerjisi kurulu gücünün 2035’e kadar 4 kat artarak 120 bin megavata ulaşması hedefleniyor. Bu doğrultuda iletim altyapısının geliştirilmesini de öngören plana nazaran, gereksinim duyulan toplam yatırım fiyatı ise 28 milyar dolar olarak hesaplanıyor.